,

ATATÜRK’ÜN MERSİNE İLK GELİŞİ – H.Şinasi DEVELİ

Atatürk-Mersin-portakal-bahçesi.jpg

Bir Yıldönümü
Atatürk’ün Reisicumhur olarak Mersin’i ilk ziyaretleri ve kaldığı ev nedeniyle vaki söylentiler

Atatürk’ün Cumhurbaşkanı olarak Mersinli ilk ziyaretlerinin üzerinden bugün 72 yıl geçmiştir. Kendileri 17.3.1923 tarihindeki ilk ziyaretlerinde Millet Bahçesinde yaptıkları konuşmada şöyle demişlerdi “Gönül arzu eder ki; burada bir saat değil, bir gün değil, uzun müddet kalayım.”
Bu ziyaretlerinde arzularını kısmen gidermişlerdi, Atatürk Mersinle dördüncü gelişlerinde de, o zaman Mersin Valisi olan Rüknettin Nasihioğlu’na (1) “Vali bey, konağı çabuk düzenleyip ve noksanlarını tamamlayınız. Her sene Nisan ayını burada geçirmek istiyorum” demişlerdi.
Yazımıza konu olan ziyaret, 20 Ocak 1925 Salı günü saat 11.45 te olmuştur. Reisicumhur olarak geldikleri için sivil idiler ve yanlarında eşleri Latife Hanım’da bulunuyordu. İstasyondan doğruca Toros Koleji ve halen Atatürk Müzesi olan, yabancı uyruklu Fedon Tahinci’ye ait 11 gün süre ile ikamet edecekleri eve gelindi.
Ziyaretin ayrıntılarına geçmeden önce bu konu da hala söylenmekte olan söylentilerin yanlışlığına temas etmek istiyorum.Atatürk solda Vali Rüknettin
Ne vakit bu ziyaret bahse konu olsa hemen, Atatürk’ün şu sözleri sarfettiği söylenir. II. Reni barındıracak bir Türk evi bulamadınız mı?” Bildiğimiz kadarı ile o tarihte FedonTahinci Yunan uyruklu idi, ancak bu Atatürk tarafından da, yetkililer tarafından bilinmekte idi. Nitekim Atatürk ‘ün Mersinli ziyaret edeceği ve II gün kalacağı bahse konu olunca gerek Riyaseticumhur Genel Sekreterliği ve gerekse Dahiliye Vekaleti durumu Mersin’deki ilgililere bildirmiş ve ikamete uygun bir ev tespiti ve bildirilmesi istenmiştir. Mersin Valiliği ve Belediye Başkanlığı uzun uzun araştırmalar yapmış uygun gördükleri evleri, sahiplerini ve diğer bilgileri Ankara’ya iletmişlerdir. Bildirilen evler olan, arasında Mavrornati’1897 yılında Mersin’de Alman Konsolosu olan, Mavromati’nin damadı Kristman tarafından inşa edilip çocuksuz vefatı ile manevi evladı Fedon Tahinci’ye intikal eden bina da bulunmaktaydı. O tarihte hayattaki kişilerden öğrendiğime göre, üzerinde durulan diğer bir bina da Mahmudiye Mahallesi 159 sokakta ziyarete yakın Sadık Paşaya ait oldukça gösterişli bir ev idi, Ancak bildirilen binalar arasında Ankara’ca, misafir olduğu ev uygun bulunmuş ve ev sahibinden gerekli müsaade alınması için durum Mersin’de ilgililere bildirilmiş, Fedon Tahinci bunu bir şeref kabul ettiğini bildirerek evi misafirlerine uygun hale getirerek kendisi başka yere taşınmıştır. Ziyaret sonunda Atatürk ev sahiplerine memnuniyetini bildirmiş ve teşekkür etmiştir. Halen süregelen bu söylentinin yanlışlığını böylece belirtmiş oluyor ve bu 11 günlük ziyaretten tespit ettiğimiz notlara geçiyoruz.
Atatürk’ün 1923 Yılında Mersinli ilk ziyaretlerinde birçok kendisini üzen olaylar cereyan etmişti. Biz bunları bir yazımızda dile getirmiştik. Ancak bu ziyarette hiçbir üzücü olay olmamış, aksine Atatürk buradaki günlerini dolu ve keyifli geçirmiştir.
Binada Şifre Odası, Çalışma Odası, Misafir Salonu, Yemek Salonu ve Yatak Odası şeklinde ayırım yapılmıştır. Gece toplantılar ve çalışmalarla, gündüz her sınıf halkla görüşmelerle geçiyordu.
O tarihlerde Cuma namazından sonra cirit oynamak gibi bir adet varmış, 23 Ocak 1925 Cuma günü şimdiki Karayolları binasının arka tarafındaki Portakal Örnek Bahçesi ve narenciye bahçelerine dönüşen yerde oynanan cirit oyununu izlemiş ve eski bir Türk Sporunu yaşatan sporculara takdirlerini bildirmiştir.
Atatürk’ün önemli bir ziyareti de 26 Ocak Pazartesi günü Mersin Ziraat Odası tarafından Osmaniye Mahallesi’nde şereflerine tertip edilen bir öğle yemeğinde bulunmak olmuştur. Bu bahçe yakın zamana kadar yine narenciye bahçesi olarak durmaktaydı. Rum zengini Mavromati’ye ait iken, bilahare Hazineye intikal etmiş Hazine satışından İsmail Safa Çiftçi, Dişçi Rasih ve Veli Haşim’e geçmiş olan bir yerdi. (2)
Ocak ayında olmamıza rağmen, o gün bir bahar havası vardı. Ziraat Odası Başkanı Hacı Beydi. (Ömer Lütfi Eraydın) Başkanla birlikte Nıdır oğlu Ali ef., Fikri (Mutlu) Beyler Atatürk’ün ikamet ettiği binaya giderek kendilerini davet etmişlerdir. Atatürk eşi ile birlikte davete icabet etmiştir. Davette ayrıca Mersin Valisi Hilmi Cerit, Mithat (Toroğlu), Muhsin (Yampar), Tekkeli Hacı, Maraşlı Ali, Hüseyin (Yampar), Müftü Abdullah, Sadık Paşa (Eliyeşil), Müftü Zade Bahittin Beyler de bulunmakta idi.
Atatürk ağaçtan meyve kopararak yemekten çok mutlu olmuş ve bir çiftlik edinmek arzusunu Hacı Bey’e iletmiştir. Hacı Bey Atatürk’e ; Silifke’nin Tekir (Olukbaş) Köyünde bir arazinin satılacağını ve bunun münasip olacağını bildirmesi üzerine, Atatürk gidip görelim demiş, ve ertesi günü Silifkeye gidilerek, çiftliğin satın alınması kararlaşmıştır. (3)
Bu öğle yemeği sonunda kahveler içilirken Atatürk’e Mersin’in ihtiyacı olan hususlar iletilmiştir. Birçok istek arasında en önemlileri şu üç tanesidir
Mersin Limanı
Mersin Lisesi
Mersin-Silifke Karayolu.
Mersin Lisesi hakkında, Ankara’ya dönünce Maarif Vekiline çare araması hususunda talimat vereceklerini, Kara Yolu için ise Mersin Valisi ile İçel Valisi’nin (4) durumu inceleyerek gereğini gerçekleştirmeleri gerektiğini, Mersin Limanı için ise olağanüstü bir durum olmazsa bu Limanın mutlaka yapılacağını vaat etmişlerdir. (5)
Yukarıda da bir nebze temas ettiğimiz gibi, Atatürk gündüzleri esnafla, balıkçılarla ve her tür meslekten halkla görüşüyor, gece de eşi ile birlikte misafir ağırlıyordu, Bu arada ben Madam Jüliyet adında bir hanımla dans ettiğini işitmiştim. Kendisi ile Tüccar Kulübü’nde bir görüşmemizde bunun doğru olup olmadığını sordum, bunu doğruladı ve Atatürklün çok iyi dans ettiğini de ilave etti.
Atatürk’ün bu arada Mersin’de ilk açılan Sinemaya gittiğini de, Silifke’den kendisi ile görüşmeye gelen heyetin burada görüşmesini yapmış olmasından öğreniyoruz. (6)
Atatürklün bu ziyaretleri, Mersinle yapmış olduğunu diğer ziyaretlerden her yönü ile en olumlusudur Süresi uzundur, kendisi çok sağlıklıdır, Mersin’i ve Mersinli’leri daha çok tanıma imkanını bulabilmiştir. Güneye güzel bir çiftlik kazandırmıştır. Bu gezide Taşucu’nda bir Deniz Köşkü ve Plajı yapılmasını arzu etmiş, yeri belirlenmiş ancak bu gerçekleşmemiş köşk ve plaj daha sonra Florya’da yapılmıştır.
1 – Sonradan İçişleri Bakanlığı yapmıştır
2 – Libya Kral ailesinden Türk dostu Şeyh Sünusi’de bu bahçede bir süre misafir olarak kalmıştır.
3 – 12.600 Dekar olan bu arazi Abidin Paşa’dan Rum zengini Bodasaki’ye geçmiş, Bodasaki’nin kaçmasından sonra Milli Emlake intikal etmiştir. Atatürk, Sadık Taşucu’na gönderdiği vekaletname ile ve 36.000 TL bedelle adına intikal ettirmiştir Arazi İslah edilerek mükemmel bir çiftlik haline getirilmiştir, daha sonra da vasiyeti üzerine Hazineye geçmiş daha sonra muhacirlere tevzi edilmiştir.
4 – O tarihte Mersin ve İçel ayrı vilayetlerdi.
5 – Atatürk bu vaadini “Mersin’de tesisat ve tekemmülatı lazımeyi cami bir Liman tesisi” hakkında kanun çıkarttırarak yerine getirmiş ve 1343 yılına kadar bitirilmesi kaydiyle ve Sayıştay vizesine tabi olmadan 8.Milyon lirada tahsisat ayrılmak üzere tutmuş, ancak daha önce olağanüstü hal olmamak kaydı maalesef vaki olmuş, şarkta meydana gelen isyanlar liman inşaatına imkan bırakmamıştır.
6 – Mersin’de ilk sinema “Cine Pathe” isimli Millet Bahçesi bitişiğinde kurulu yazlık sinemadır. ilk kışlık sinema ise üç ortak tarafından çalıştırılan “Halk Sinemasıdır” Elektiriği kendisi üreten, çepeçevre loca ile çevrili, sessiz filim gösterilen bu sinema daha sonra yıktırılarak yerine sebze pazarı yapılmış, bu da yıkılarak şimdiki Kurum Sineması inşa edilmiştir.
içel Sanat Kulübü Aylık Bülteni 55. Sayısından alınmıştır.

Biyografik Bilgi

scroll to top