,

MERSİN – ADANA / HİCAZ – BAĞDAT DEMİRYOLU – 36. BL.

Mersin-Eski-Gar-Binası.jpg

MERSİN-ADANA DEMİRYOLUNUN ÖYKÜSÜ

2 Ağustos 1886’da Adana – Mersin demiryolunun işletmeye açılması, bölgede ticaretin giderek canlanmasını ve yabancı sermayenin bu ticari hareketlilikteki rolünün artmasını sağladı. (Yurt Ansiklopedisi 3639) Uzunluğu 67 km olan Adana-Mersin demiryolunun temeli Abidin Paşa’nın valiliği döneminde atıldı. 2 Ağustos 1886’da büyük bir törenle Köse Raif Paşa’nın valiliği sırasında işletmeye açıldı.

Eski bir kartpostal. Mersin garına giriş. Hayrettin Ergun arşivi

Eski bir kartpostal. Mersin garına giriş. Hayrettin Ergun arşivi

Anlatıldığına göre, açılış günü istasyonu dolduran ve trenin ne olduğunu ilk defa görecek olan halk, lokomotif düdük çalarak soluya soluya istasyona girince çil yavrusu gibi dağılıp kaçmıştı. Herkes korkudan lokomotif ve vagonlara yanaşmadan bu garip aracı uzaktan seyretmekle yetinmişti. İlk günler trene kimseler binmemiş, vagonlar boş gidip gelmiş, işletme her gün zarara uğramıştı. İşletmeyi yöneten ortaklık, alıştırabilmek için bir ay süreyle halkı Adana-Mersin arasında parasız götürüp getirmişti. Sonraları ufak ücretlerle halk tren yolculuğuna alıştırılmıştı.

Köse Mehmet Raif Paşa

Köse Mehmet Raif Paşa (1836-1911) Osmanlı Devletinin son döneminde valilik, nazırlık ve Şura-yı Devlet Reisliği görevlerinde bulunmuş bir devlet adamıdır.

Ocak 1883’te Adana-Mersin hattında bir demiryolu yapımı ve işletilmesi ayrıcalığı Mehmet Nahit Bey ile Costaki Theodoridi’ye (Kara Todori Paşa) tanındı. M. le Baron Evain de Vandeuvre 31 Ocak 1885’te bu ayrıcalığı alacak ve kurduğu Osmanlı şirketi ile tahvil çıkartarak sermaye toplayacaktır. 1884’te başlayan hat çalışmaları sonucunda 2 Ağustos 1886’da işletmeye açıldı. (Yurt Ansiklopedisi 3699). 1896’da tüm hisseler İngiliz ve Fransızlara geçmişti.

Demiryollarının hizmete açılması deniz taşımacılığını da canlandırmıştı.

1906’da Almanlar şirketi satın aldılar. Adana – Mersin Demiryolu resmen 1908’de, sonradan Bağdat Demiryolu’na bağlanacak olan Hicaz Demiryolu’nun bir şubesi haline geldi. Kilometre başına düşen gelir açısından Osmanlı Devleti’nin demiryolları arasında ilk sırayı almıştı. (Yurt Ansiklopedisi 3649).

HİCAZ-BAĞDAT DEMİRYOLLARI VE MERSİN

1903’te de Bağdat Demiryolu imtiyazı verildi. Bağdat Demiryolu 1 Kasım 1913’te açıldı.

1 Eylül 1900’de başlanan Hicaz Demiryolu ise 1 Eylül 1908’de Medine’de noktalandı. 1916 Haziran ayında bir isyan sonunda işlemez duruma geldi.

Hicaz Demiryolu yapımı bütünüyle Osmanlı Devleti iç kaynaklarıyla finanse edilmiştir. Bunun için çıkarılan nizamnamede “1 – 60 yaş arasında erkek nüfusun, yük arabası ve hayvanlarıyla birlikte, her 5 yılda 20 gün yol inşaatında çalışmak zorunda” olduğu, bedenen çalışmak istenmeyenlerin “bedel-i şahsi” ödeyerek bu mükellefiyetten kurtulabilecekleri; “imam, papaz ve hahamlar, mektep hocaları, hastalar, silaha altındaki asker ve subayların, sadece şahısları itibariyle muaf oldukları” belirtiliyordu. 1909 yılında yapılan bir değişiklikle yük arabalarının kullanılması zorunluluğu kaldırılmış, yaş sınırı 18’e çıkarılmış, mükellefiyete İstanbul’da yaşayanlar da katılmıştır. 1909 yılında “bedel-i şahsi” miktarı, Adana ilinde 16 kuruş idi. Yardımda bulunanlara nikel, gümüş, altın
madalyalar dağıtılmıştır.

Malzeme bağışı, ray döşemede kullanılacak travers konusunda yoğunlaşmıştır. 2 m uzunlukta, 20 cm genişlikte ve 10 cm kalınlıkta, çam, meşe, akgürgenden kesilmiş traversler en yakın iskelelerden gemilere yüklenerek Şam’a gönderilmiş, bu arada Mersin İskelesi de kullanılmıştır. 1900 yılında Adana vilayetinden 300.000 adet, Mersin’den 1200, İçel Sancağı’ndan 2760 adet travers toplanmıştır.

36 kalede metruk halde bulunan 824 balyemez topu ile 579.332 mermi eritilerek, 3.800 ton demir ray yapılmıştır.

Kurban derileri, demir ve kömür yataklarının imtiyazları Hicaz Demiryolu Komisyonu’na hibe edilmiş, 1903 yılında Adana vilayetinden 6.380 lira toplanmıştır. Bağdat ve Hicaz demiryollarına iltisak (bağlantı) hatlarından en önemlisi, 67 kilometrelik Mersin- Adana hattıdır. İmtiyazı 1883 yılında verilen hat, 1885 yılında İngiliz-Fransız-Türk sermayesiyle kurulan “Mersin-Tarsus-Adana Demiryolu Şirketi” tarafından yapılmış ve Ağustos 1886’da işletmeye açılmıştır. Böylece Mersin, Bağdat’a, daha sonra da Medine’ye bağlanmış oluyordu. Mersin-Adana hattı daha sonra Fransızların denetimine girmiş, 1906 yılında Almanlara satılmıştır. (Gündüz Artan – İçel Sanat Kulübü Bülteni 2000/ Sayı 94–95 / s. 32–33)

Almanya’nın ulaştırma güzergâhı, “Berlin-Byzantium-Baghdad”dan daha çok; Şark Demiryolları: “İstanbul (veya Selanik)-Hamburg (veya Bremen)” ; Anadolu Demiryolları: “İstanbul-Hamburg (veya Bremen)” ; Bağdat Demiryolları: Mersin (veya İskenderun)-Hamburg (veya Bremen), şeklinde olmuş, bu güzergâhlar tersten de aynı şekilde işlemiştir.

Sonuç olarak; demiryolu nüfuz hatları ile denizyolları arasındaki bu işbirliği sayesinde, Almanya ile Osmanlı Devleti arasındaki ticarî ilişkiler büyük bir hızla gelişti. 1888-1913 yılları arasında iki ülke arasındaki toplam ticaret 134 kat arttı. (http://www.muhtesemkaynak. com/1.pdf)

Bu arada Mersin limanı içindeki Alman İskelesi’nin 1909‘da hizmete açılmış olması da önemli olmalıdır.

Yapıldığı yıllarda Mersin İstasyon Binası (1956) Meriç Alkan Arşivi

Yapıldığı yıllarda Mersin İstasyon Binası (1956) Meriç Alkan Arşivi

MERSİN GARI
Türkiye’nin büyük kentleri henüz şimendiferi tanımamış iken; 2 Ağustos 1886 yılında Mersin’de hizmete açılan, 1908 yılında Bağdat hattına bağlanan, Adana- Mersin Demiryolu önceleri Mersin’de küçük bir istasyon binasından yönetilirdi. Bugün kullanılan modern Mersin Gar binası ise Cumhuriyet dönemi yapısıdır. Kaliteli kesme taş işçiliği ile 1956 yılında inşa edilmiştir.

Biyografik Bilgi

scroll to top