,

TOROS Ä°SMÄ°NÄ°N KÖKENÄ° – CEM KÃœNCÃœ

Villa-Giulia-c.jpg

TOROS Ä°SMÄ°NÄ°N ANLAMI ve BUNLARIN TOROS SIRA DAÄžLARIYLA Ä°LÄ°ÅžKÄ°SÄ° –
TOROS, Anadolu’da Ege denizi kıyılarından – Karia’dan baÅŸlayarak- Van Gölü’nün güneyine, dünyada ise Asya’nın doÄŸu sahiline kadar uzanan daÄŸ sisteminin adıdır ve uzandığı yönlere göre isimler alır.
Antik yerbilimci Eratosten’in (M.Ö. 274-194) CoÄŸrafya adlı eserinde Toros ismi ilk defa bir sıradaÄŸ adı olarak kullanılmıştır. BilindiÄŸi gibi çok eskiden beri “BOÄžA” anlamına gelen Toros isminin, bir sıradaÄŸa verilen Toros ismi ile nasıl bir baÄŸlantısı olduÄŸunu öncelikle bu ismin kökenine inip onu incelemekle baÅŸlayalım: Alman CoÄŸrafyacı Heinrich Kiepert’in “Eski CoÄŸrafya Ders Kitabı” isimli eserinde Toros adının kökünün Sami dil ailesinin bir üyesi olan eski Arameik dilinden olduÄŸu ve “TÃœR” kelimesinden oluÅŸtuÄŸu belirtilmiÅŸtir ve ne dikkat çekicidir ki Tür kelimesi hem BoÄŸa hem de DaÄŸ anlamına gelmektedir. Kiepert’e göre Tür kelimesi Anadolu yoluyla Eski Yunanca’ya geçmiÅŸ ve bu dile göre uyarlanarak Toros biçimini kazanmıştır.
BoÄŸa ve de DaÄŸ anlamına gelen Tür kelimesinin diÄŸer dillerdeki ortaklığını inceleyerek konuyu aydınlatalım. ÖrneÄŸin; Eski Mısır dilinde “Tu”, Sanskritçe’de “TA”, Farsça’da “TAR”, eski Ermenice’de “TAR”, Türk dillerinde “TAG-DAG”, Kırgızca’da “TOÖ”, Tibetçe’de “TO”; Çincede’de “TU”, Türkçe’de “TEPE”, ingilizce’de “TAR”, Galce’de “TWRR”, irlandaca’da “TARB”, isveçce’de “TiKKO”, italyanca’da “TORRE”, kelimelerinin ilk harf veya heceleri benzerlik göstermekte ve bu kelimeler daÄŸ, tepe ve yüksek yer anlamına gelmektedir. Yunanca’da “TAURAS”, Latince’de “TAURUS”, Ä°talyanca ve Ä°spanyolca’da “TORO”, Umbriyaca’da “TORU”, Danimarkaca’da “TYR” , Galce’de “TAURAS”, Fransızca’da “TAUREAU” kelimeleri BoÄŸa anlamına gelmektedir ve daÄŸ-tepe anlamındaki kelimelerle ortaklık göstermektedir. (Toros sıradaÄŸlarının kuzey uzantısı olan bir daÄŸa günümüzde “BinboÄŸa denilmesi konumuza aydınlık getirebilir)
Urartuların Hurri kökenli daÄŸ-fırtına tanrısı TeiÅŸeba’nın kutsal hayvanı boÄŸaydı ve aynı tanrı Hitit panteonunda TeÅŸuptur. Hatti’lerin panteonlarının baÅŸ tanrısı olan ve aynı zamanda boÄŸa anlamına da gelen TARU’nun oturduÄŸu yer daÄŸ idi ve kutsal hayvanı da boÄŸaydı. Bütün bu daÄŸ ve boÄŸayla iliÅŸkisi olan tanrı isimlerinin yukarıda incelediÄŸimiz daÄŸ ve boÄŸa anlamlarına gelen kelimelerle olan ortak ve kök benzerliÄŸi bir rastlantı olamaz. Verilen tüm bu bilgiler Toros isminde hem daÄŸ hem de boÄŸa anlamına gelen bir kökü n varlığı sonucuna bizi ulaÅŸtırmaktadır.
BilindiÄŸi gibi Neolotik ÇaÄŸdan beri daÄŸ kavramı insan yaÅŸamında önemli bir yer tutmuÅŸ, dini bir kült haline gelmiÅŸ ve bu çok tanrılı dinlerden tek tanrılı dinlere kadar önemini kaybetmemiÅŸtir. (Antik Yunanlıların OLYMPOSU, Musevilerin Tür-u Sina’sı, Müslümanların Hira dağı, Hristiyanların Lübnan Dağı, Orta Asya Türklerinin Han Tengrisi, vs.) Neolitik Dönem insanı tarım ve çiftçilik yapabilmek için düz ovalık alanlar ile sulak yerleri, nehir kenarlarını kendilerine mekan seçmiÅŸlerdir ve bundan dolayı yerleÅŸik düzende yaÅŸayan halk kendilerini etkileyen ve açıklayamadıkları doÄŸa olaylarını tanrılaÅŸtırmışlardı ve doÄŸanın bir parçası olan daÄŸlarda düz bir alanda yaÅŸayan bir insana ulaşılmaz ve tehlikeli bir yer olarak görülmüştür ve tanrılaÅŸtırılmıştır. Bunun en güzel ve en eski örneÄŸini daÄŸ tanrısı ve boÄŸa kültünün kökeni konusunda büyük bir kaynak olan James Mellaart tarafından Çatalhöyük’te bulunmuÅŸ olan bir duvar resmi verir. A. 11./1 numaralı binadaki bu resimde boÄŸa üzerine binmiÅŸ bir erkek tanrının daÄŸdan aÅŸağı doÄŸru inmekte olduÄŸu tasvir edilmiÅŸtir. Dünyanın en eski manzara resmi olan bu duvar resmi daÄŸ tanrısı ve kutsal hayvanı olan boÄŸanın yukarıda verilen bilgilerle birlikte bir sıradaÄŸa neden TOROS isminin verildiÄŸi sorusuna açıkça yanıt vermektedir.
* Yardımlarından dolayı Ä°stanbul Fransız Arkeoloji Enstitüsü Kütüphanesi’ne teÅŸekkür ediyorum.
Bu yazı  “İçel Sanat Külübü” Aylık Bülteni “Ekim 1995 – 40. Sayı” sından alınmıştır.

Bu konu Sitemizde yayınlanmakta olan “Semihi Vural’ın yazdığı Tarsus Gülek BoÄŸazı- Anadolunun Kapısı” isimli kitapta da iÅŸlenmiÅŸtir. UlaÅŸmak için bu satırı tıklayınız. ……

Biyografik Bilgi

scroll to top