,

YÖRÜKLER’DE AZIK TORBALARI – Musa SEYİRCİ

Yazın yaylalarda, kışın kışlaklarda, güzün güzleklerde yaklaşık bin yıldan bu yana Anadolu’ da konar-göçer olarak yaşayan Yörükler’in başlıca geçim kaynağı hayvancılıktır. Ancak, Orhan Bey zamanında başlayan konar-göçer Yörük aşiretlerin iskânı hareketleri, 17. yüzyılın sonlarında hız kazanmışsa da söz konusu birçok Yörük aşiretinin yerleşik yaşama geçmesi Cumhuriyet dönemini bulmuştur.
Bir kısım konar-göçer aşiretler Atatürk döneminde büyük ölçüde etkinliğini yitirerek ufalmışlar, çoğu zaman içinde ortadan ‘kalkmış bir kısmı toprağa yerleştirilmiş, bir kısmı ise bulabildikleri yaylak ve kışlaklarda konar-göçerliklerini sürdürmüşlerdir.
Konar-göçer Yaşamın bir ürünü olan Yörüklerin azık torbaları, günlük yasam da son derece kullanışlıdır. Günümüzde Yörüklerin kullandığı bu azık torbalan biraz biçim değiştirerek, hatta fazlaca yozlaşarak özellikle kentlerimizde genç kızlarımız tarafından «heybe», «çanta» adı altında kullanılmaktadır. Genç kızlarımızın kullandığı bu torbaların dokuma ipleri genelde fabrika ipi, boyutlan daha dar, üzerindeki motifler çoğunlukla öz gün değildir.
Oysa, Yörüklerin kullandığı azık torbalan gelenekten uzaklaşmamış, atkısı, çözgüsü, elde kirmanla eğrilmiş, bükülmüş, yün, motifler özgündür.  Azık torbalarının yanı sıra Yörükler tuz torbası, kaşık torbası gibi torbalar da kullanırlar. Ancak bu torbaların enleri azık torbasına göre daha  dardır.
Yörükler’in azık torbaları ıstarda Yörük kadınları tarafından yaylada veya kışlakta dokunur. Atkısı, çözgüsü, yündür.  Tek gözlüdür. Heybe gibi iki gözlü değildir. Üzerindeki motifler özgündür. Motifler torbanın ön yüzünde toplanmıştır. Sırta alındığında  beden değen yüzde motif yoktur, yatık, dar veya geniş çubuklar vardır. Genelde ciçim tekniğinde dokunan torbaların yanı sıra, halı ve kilim torbaları da vardır. Torbaların üzerinde yer  alan motifler, motifin yer aldığı kompozisyona göre adlandırılır.
Çobanın boynuna veya omuzuna rahatça asabildiği azık torbasının boyutlan 35×50 cm. veya 45×55 cm. arasında değişir. Resim (l)’de görüldüğü gibi çeyiz için dokunan  bazı azık torbalarının ön yüzüne boncukların  dizildiği,  örgülü püsküller vardır. Yine aynı resimde görüldüğü gibi bazı torbaların  ağzını örten kapağı bulunmaktadır. Genellikle bu tür ayrıntılar Yörük kızlarının çeyizi için dokuduğu torbalarda görülür. Her Yörük kızının  çeyizinde birkaç azık torbası, heybe, tuz ve kaşık torbası bulunur. Söz konusu dokumaların ipleri yün, motifleri özgün, boyalan kök boyadır. Yine torbaların ağız kısmındaki karşılıklı iki köşesine boyna asılması için elde örülmüş veya çarbanayla dokunmuş kolanlar dikilir.
Yörüğün iki-üç ayı göçerek yollarda geçer. Göç esnasında, sürüsünü otlatırken veya bir başka yöreye giderken Yörük azık torbasına ekmeğini, katığını, hatta düdüğünü, çakısını koyar. Azık torbasını askerlerin ekmek çantasını taktıkları gibi görünümü de soyludur. Çünkü, usta bir Yörük kadının elinden çıkan bir torbanın üzerinde son derece uyumlu renklerinin göz kamaştırdığı motifler bulunur.
Azık torbalarının üzerinde yöreden yöreye değişik motifler vardır.. Özellikle Akdeniz bölgesindeki Yörük kadınlarının dokuduğu torbaların motifli yüzünde, yıldız, eli belinde, koç boynuzu, muska, kurtağzı, akrep, çakmak, eliböğründe, aslan ağzı, kıvrım, kutu suyu, sığır sidiği gibi motiflere aynen veya ufak değişikliklerle rastlamak mümkündür.
Toplumsal değişimin Yörük  yaşamını da etkilemesi sonucu, azık torbalan yavaş yavaş kullanımdan kalkmıştır. Bugün Yörüklerin dokuduğu azık torbalarını ya Etnoğrafya Müzelerinde ya da özel koleksiyonlarda görmek mümkündür.
Kaynaklar :
1) Dulkadir, Hilmi- “ Mut ve çevresinde Milli El Sanatlarımız (lstar Dokuma)” Ankara 1985. .
2) Eren, Naci, – «Yörük Çuvalları» Türk Dokuma  Sanatından Örnekler, İstanbul  1984. 10-13. s.
3) Kademoğlu, Osman-  «Anamas Yaylalarında»  Türk Dokuma Sanatından Örnekler, İstanbul 1984. 3-9. s.
4) Pekin, Ersu, «Yörük Çuvalları» Sanat Dünyamız, Yıl: 2, Sayı: 2, İstanbul 1975, 17-20. s.
5) Pekin, Ersu, «Yörüklerde Yük Çulu» Kültür ve Sanat, Yıl; 2, Sayı: 4, İstanbul 1976, 122-137.s.

Musa SEYİRCİ – (Araştırmacı, Antalya İl Kültür ve turizm Müdürlüğü Kültür İşleri Şube Müd.)
Bu  yazı  “Mersin Halk Eğitimi Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü Yayın Organı” olan “İÇEL KÜLTÜRÜ”  Eylül 1988 ayı 6. Sayısından alınmıştır.

Biyografik Bilgi

scroll to top