,

ZEUS -TÄ°FON SÖYLENCESÄ° – ArÅŸt. Åžahin ÖZKAN

cc1.jpg

CENNET VE CEHENNEM OBRUKLARI- MERSÄ°N – Şeytan deresi ve Korikos maÄŸaraları (Cennet-Cehennem) doÄŸal güzellik ve söylencesel şöhretiyle bilinir. Önde masmavi bir deniz, arkada yüksek daÄŸ yamaçlarının koyu çam ormanları görülür. Kıyıdan 2 km. kadar yokuÅŸ yukarı gidilince  kayalar denizine girer ve sonra  ve sonra önünüzde devasa bir çukur görürsünüz. Etrafı uçurumlarla çevrilidir. Fakat bu uçurumun dibi Cennet’tir.
Mersinler, narlar, harnuplar ve daha birçok yemişli ve yemişsiz ağaçlar, mağaranın dibinden akan bir suyla beslenir. Suyun akışı gökgürültüsü gibi homurdanır.
Eskiden burası hiç tekin sayılmazmış. Suyun o derin davudi iniltisini, tanrılar eliyle çalınan kös ve kudüm gibi çalgılardan gelmekte olduğunu sanırlarmış.
Ä°ÅŸte burada ZAS adıyla Zeus’a tapınılırdı. Zeus rahiplerine de buralarda Zas adı verilirdi. Bu maÄŸarada Zeus rahipleri, Zeus ayinleri düzenlerler ve kehanette bulunurlardı. ObruÄŸun güneyindeki Zeus tapınağı yörenin kutsal olduÄŸunun bir göstergesidir.BilindiÄŸi gibi Olympos tanrıları ile Titanlar (Devler) arasında çıkan savaÅŸta bu devler yenilirler ve tanrıların kralı Zeus’un buyruÄŸuyla yerin derinliklerinde tutsak edilirler. Toprakana KYBELE, Titanların kökünü kurutan Zeus’tan öç almak için bu kez de bir baÅŸka ejder doÄŸurur. Halikarnas Balıkçısı’na göre TÄ°FON adı verilen bu ejderha Kybele tarafından Kilikya’da dünyaya getirilen bir dev idi. Bu dev yılan gövdesinin üst tarafı insan , alt tarafı da yılandı. Tıpkı Åžahmeran, Ä°lluyanka ve Tevrat’ta sözü edilen Havva’yı baÅŸtan çıkaran yılan gibi.Tifon, gövdesi kabuklarla örtülü, her bir gözü ateÅŸ püsküren, geçtiÄŸi yeri yakıp yıkan bir azmandı. Devlerin tanrılara karşı savaşında Zeus’u en çok sıkıştıran o idi. Zeus’un elinden eÄŸri kılıncını alır (Zeus, Ivriz ve BoÄŸazköy Hitit tanrıları gibi eÄŸri Hitit kılıcı taşırdı). Bu klılıçla Tifon, Zeus’un pazularını kesip saklar. Hermes bu pazuları çalıp Zeus’a geri verir. Böylece gövdesi tamamlanan Zeus, Tifon’u ÅŸimÅŸekleye ÅŸimÅŸekleye, bir yerden öteki yere kovalaya kovalaya geçici olarak Cehennem Kuyusunda tutar. Daha sonra da onu Sicilya adasındaki Etna Yanardağının altına hapseder. Tifon her nasılsa, bu arada belden yukarısı kadın, aÅŸağısı yılan olan yaratık EKHÄ°DNA ile çiftleÅŸmek için uygun zaman bulur ve bundan da birbirinden korkunç canavarlar türer.Adı Ä°lyada’da Typheus diye geçen Tifon, Ä°lyada’ya göre Khrysaor’la Kallirhoe’nin oÄŸludur. Kadın baÅŸlı yılan Ekidna’dan doÄŸan canavarların birisi de 3 baÅŸlı köpek SERBERUS’tur. KuyruÄŸu yılan olan ve sivri diÅŸleri zehir akıtan bu üç baÅŸlı yaratık, bu dünya ile sınır oluÅŸturan STYX ırmağının öte yakasında bekçilik eder ve Hades’in karanlıklar ve ölüler ülkesine yalnızca ölülerin geçmesine izin verirdi.HESÄ°ODOS, Theogonya’nın baÅŸlangıcında Tifon için bir soyaÄŸacı verir ve onu bir yanrdaÄŸ tanrısı olarak tanımlar.Imparator Neron zamanında yaÅŸamış olan POMPEÄ°NUS MELA Dilek-Astım MaÄŸarası için: “Ä°ÅŸte dev Tifon burada otururdu. Bu maÄŸaraya giren hayvan yaÅŸamazdı” diyor.
Grek tragedya yazarı AESKHÄ°LOS bir oyununda PROMETHEUS’u konuÅŸturarak: “O Toprakana’dan yani Kibele’den doÄŸan Tifon ki Kilikya maÄŸaralarında yaÅŸayan 100 baÅŸlı devdi” dedirtti.
FRAZER, Korykos mağaralarında yada onların çevresinde soyu tükenmiş devasa hayvan taşılları bulunduğunu ve belki de bu fosiller dolayısıyla yarıyılan bir dev düşünüldüğünü yazar.
Kutsallığını bu günde sürdüren Cennet-Cehennem ve Dilek-Astım mağarası, çevresindeki ağaç ve çalı dallarına bez parçalarından düğümler atıldığı görülmektedir. Bunlar yerli halkın ve buraya gezmeye gelenlerin yaptıkları adak ve dilek düğümleridir. Bunlar yörenin en az 3000 yıldır kutsallığından bir şey kaybetmediğini gösteriyor.
Dilek-Astım MaÄŸarası, cennet obruÄŸundan 300 m. batıdadır. MaÄŸara 18 m. derinliÄŸinde doÄŸal bir kuyudur. MaÄŸara koridorları birbirleriyle baÄŸlantılıdır. Toplam uzunluÄŸu 200 m. dir Tifon’un ini olan bu maÄŸara sayısız dikit ve sarkıtlarla doÄŸal olarak süslenmiÅŸtir. Bu maÄŸarada ortalama ısı 14 santigrat derecedir. Nem oranı yazın %85 ile kışın %98 arasında deÄŸiÅŸir.
Mağaradaki havanın, astımlı hastalara iyi geldiği söylenir. İçerisi nemden kaygan, oksijeni azdır. Karbonmonoksitten dolayı tehlikeli olabilir. Çok fazla kalınmaması gerekir.
Cennet çukurundaki Meryem Ana kilisesinin gerisinde taÅŸ döşeli kaygan bir patika yol, maÄŸaranın sonuna doÄŸru 200 m. daha inmeye devam eder. Burada mitolojik cehennem ırmağı Styks ile baÄŸlantılı görünen yeraltı suyu akar. Antik yazar Strabon bu dereden “acı su” oarak sözeder. MaÄŸaranın kaya duvarındaki yazıtta adının “Aous” olduÄŸu yazılıdır. Bu yeraltı suyunun bir kolu dağın eteÄŸindeki Narlıkuyu’dan denize ulaşır.Zeus-Tifon Söylencesi- Efsanesi AraÅŸtırmacı Åžahin ÖZKAN

Gülek Boğazı

zephyrium-bati-ruzgari

Öğretmen. Mitoloji konusunda bir çok makalesi var, Belgesel araştırmacısı. Amatör olarak gezi rehberliği yapıyor.

scroll to top