,

ESKİ VİLAYET KONAĞI – Fethi DENİZHAN

Mersin-Hükümet-Konağı.jpg

Mersin Hükümet - Vilayet - Konağı

20, Yüzyıla iki kala,
Ilık, güneÅŸli bir kış günüydü, Mutasarrıf Şükrü PaÅŸa kırlaÅŸmış sakalları perdahlı, başında kırmızı püsküllü serpuÅŸu, dikine çizgili caketatay, siyah külot pantolon ve ayağında iskarpini ile konağın merdivenlerinden karısına seslendi. “Hanım bugün öğleyin eve gelmiyorum. Belediye Reisi ile kulüpte yemek yiyeceÄŸiz, beni bekleme.” dedi, yürüdü gitti.
Saat 12.15. Yer, Vilayet Konağı olarak kullanılan binanın (Günümüzde Büyük Otel’in olduÄŸu yerdeki yıkılan bina)(*) karşı kaldırımında ÅŸehir eÅŸrafının ekseri bir araya gelip yemek yedikleri Ermeni Zito’nun yeri. Mutasarrıf Şükrü PaÅŸa, Belediye Reisi Behram Efendi ve “Meclisi Deavi” ve Vilayet Mahkemesi Reisi Naip Efendi, beyaz örtülü masada karşılıklı oturmuÅŸlar, yemek sipariÅŸlerini bekliyorlar, bu arada soÄŸuk mezelerle, alışık olmadıkları halde öğle saatinde “Åževki Surur” rakısı içiyorlardı.
Mutasarrıf Şükrü PaÅŸa; “Efendiler” dedi, “malumu aliniz olduÄŸu vechile, her gün geniÅŸleyen Vilayet-i Merkeziye teÅŸkilatı sebebiyle, umumiyemizin zevatını barındıracak bir yeni binaya ihtiyaç zuhur ettiÄŸi kanaatindeyim. Bu sebeple zatı devletlerinizin muavenetlerini talep ederim” dedi. “Arsa, mezarlığın bitiÅŸiÄŸindeki (Åžimdiki eski vilayet konağının DoÄŸu kısmı ÅŸehir mezarlığı idi) eski metruk binanın olduÄŸu yerdir” diye sürdürdü konuÅŸmasını.
Belediye Reisi Behram Efendi; “Efendim, zatıâlilerinin riyasetinde bir komite oluÅŸturulsun, bizler de aza olalım, halktan da muavenet talep edilsin” dedi.
Meclis-i Deavi Reisi Naip Efendi; “Ä°sabet buyurdunuz azizim” dedi. “Hemen çalışmalara baÅŸlansın. Devairi Resmiyeden memurlar vazifelendirilsin, çaÄŸrılar yapılsın.” dedi.
Belediye Reisi; “Pazar ve iskele gelirlerinden belli bir miktar hisse ayrılması için Meclis Kararı çıkarmak bizden.” dedi.
Rakılar içildi, sıcak siparişler afiyetle yendi ve daha sonra kalktılar, gönül dağıldılar
Pırıl pırıl güneşli ılık ve mis gibi yosun kokulu bir Nisan günüydü. Mersin açıklarından Tuz İskelesine doğru gelin gibi beyaz yelkenli bir kalyon süzülerek yanaştı. İskele görevlileri çımacıların attığı kalın halatları güçlü kollarıyla tuttukları gibi iskele babalarına geçirdiler. Bağırış, çağırış arasında kaptanın gemicilere verdiği talimatlar duyuluyordu
“Ä°skele alabanda, sancak baÅŸtan kara.”
Az sonra; Ä°skele müsteciri Abdullah Mığribi – Mığribi Camisini yaptıran Mısır kökenli kiÅŸi – yanında Gümrük memuru ve bir de Mutasarrıflık BaÅŸkatibi Ä°hya Efendi olduÄŸu halde gemiden inen kaptanın elinde getirdiÄŸi zarftaki KoniÅŸmentoyu (hamule senedi – Bill Of Loading) aldılar ve gümrük muameleleri yapıldı. Yük Mısır’dan gelen 30 bin kesme taÅŸtı. Yeni inÅŸa edilecek Vilayet Konağı’nın taÅŸlarıydı bunlar.
Tahliye başlamış, yakası göbeğine dek açık, kolları dirseklerine dek çemreli, şalvarlarının paçası dizlerine dek kıvrılmış, başları usturalı pala bıyıklı, iki tekerlekli arabalarıyla iskele hamalları bağıra çağıra birbirleriyle yarışarak, karınca misali kesme taşları tahta iskeleden inşaatın oralara dek çekmeye başladılar.
Yıl 1901 , 20. yüzyılın henüz baÅŸları. Vilayet Konağı inÅŸaatı zar zor ilerledi ve yıl sonuna doÄŸru da bitti. -Adana Vilayet Salnamesi 1901 yılında Mersin’de Vilayet binası vardı diye yazar- Mutasarrıf baÅŸta olmak üzere cümle Vilayet erkânı dualar okuyup, kurban keserek yeni binayı merasimle hizmete açtılar. Bina yaklaşık 18 bin altın liraya – Sn. Av. Åžinasi Develi; Dünden Bugüne Mersin – çıkmıştı. Binaya Mutasarrıflık, Adliye, Maliye, Ziraat Bankası ve diÄŸer Devairi Resmiye taşındı.
Bu yazı İÇEL SANAT KULÜBÜ Aylık Bülteni 45.Sayısından alınmıştır.
(*) yumuktepe.com notu: Büyük Otel de yıkılmıştır.
Aynı konuda başka bir yazı için bu satırı tıklayınız. ……….

Biyografik Bilgi

scroll to top