Çukurova’da Adından Sıkça Bahsedilen Ancak Pek Bilinmeyen Bir Paşa “Kavalalı veya Mısırlı İbrahim Paşa ”
“ 3 Temmuz 1805’de yani bundan tam 205 sene önce, Mehmet Ali Paşa Mısır valisi tayin edildi. 35 yaşındaydı, Kavala’da doğmuştu. Arnavut olduğunu başta Yunanlı tarihçiler ve Mısırlılar hep tekrarlar. Son zamanlarda kendisinin Konyalı hatta Bayburtlu olduğunu ileri sürenler de vardır. Çocukları İbrahim Paşa ve Tosun Paşa ve torunları Mehmet Ali’nin hanedanı olarak Mısır’ı Cemal Abdülnasır’ın diktatörlüğüne kadar idare etti. Hep Türkçe konuştular, bazıları Arapçayı çok iyi öğrendi. Ama Mısır’ı modernleştirdiler ve Türkçenin yanında Arapça kayda girdi. O kadar ki Türkçe matbaanın alası dahi o zaman Kahire yakınlarındaki şimdi şehrin içinde kalan Bulak semtinde bulunurdu. Arap harfli Türkçe eserlerin en güzelleri burada basıldı. (bkz. İlber Ortaylı, Milliyet Gazetesi, 4 Temmuz 2010 )
Soğuk bir kış günüydü. İç Anadolu’nun kuş uçmaz kervan geçmez bir köyünde Osman Ağa ocağın başında oğlu İbrahim’e artık buralarda kalamayacaklarını ve bir an önce buradan ayrılmaları gerektiğini söylüyordu.
Husumetin artmasıyla oğlu İbrahim’in öldürülmesinden korkan Osman Ağa, ertesi sabah erkenden ailesi ile birlikte bir bilinmezliğe doğru yola çıktı.
Önce Edirne’ye oradan da Kavala’ya göç etti. Burası Osman Ağa ve ailesi için güvenliydi. Kavala, Trakya bölgesinde bir sahil kasabasıydı. Kısa bir süre sonra Osman Ağa vefat etti. Artık ailenin atası İbrahim Ağa’ydı. Kavala şehri kalesine Bekçibaşı tayin edilen İbrahim Ağa günden güne güçleniyor ve tanınıyordu. Şehrin mütesellimi olan kardeşi Tosun Ağa’nın oğlu Ali Tosun Paşa da Osmanlı Devleti’nde beylerbeyi vazifesindeydi. Zeynep Hatun ile evlenen İbrahim Ağa’nın bir oğlu oldu.1769 yılının bir bahar ayında doğan bu çocuğa Mehmet Ali ismini verdiler. Mehmet Ali, babası İbrahim Ağa’nın 17 çocuğundan hayatta kalan tek çocuğuydu. Babası İle birlikte tütün ticareti yapıyordu. Babasının genç yaşta ölümünden sonra amcası Tosun Paşa’nın himayesinde tütün ticaretine devam etti.
Amcası Tosun Paşa’nın Osmanlı devleti tarafından idamından sonra tamamen kimsesiz ve hamisiz kaldı. Mehmet Ali cesur ve çalışkan biriydi. Kısa sürede Kavala Çorbacısı Hüseyin Ağa’nın dikkatini çekmeyi başarmıştı.
Kavala Çorbacısı Hüseyin Ağa yeğeni Mehmet Ali’den çok memnundu. Her şey yolunda giderken doğudan ve batıdan kötü haberler gelmeye başladı. 1798 yılında Napolyon’un Mısır’ı işgal ettiği söyleniyordu…
Fransızları Mısır’dan çıkarmakla görevlendirilen Kaptan-ı Derya Küçük Hüseyin Paşa, Kavala Çorbacısı Hüseyin Ağa’dan bir miktar kuvvet istedi. Hüseyin Ağa da içlerinde henüz 17 yaşındaki yeğeni Mehmet Ali’nin de bulunduğu 200 güzide askerini Kaptan-ı Derya Küçük Hüseyin Paşa’nın emrine verdi.
Küçük Hüseyin Paşa I. Abdülhamid’in kızı Esma Sultan’la nikâhlanarak saraya damat olmuştu. Küçük Hüseyin Paşa, Vidin dönüşü donanma ile Akdeniz’e açılarak Mısır sahillerini abluka altına alan İngiliz donanmasına katıldı. Gemide Mehmet Ali ile birlikte Hurşit Ahmet de bulunuyordu. Bu iki genç ileride zorlu bir mücadeleye girecek ve aralarında başlayan rekabet Mehmet Ali’nin zaferi ile sonuçlanacaktı…
Kavalalı ailesinden, Osmanlı padişahlarının kızlarıyla evlenerek akrabalık kuranlar olduğu gibi, devletin iç ve dış işlerinde vazife alanlar da vardı. Mehmet Ali Paşa’nın dört kız (Tevhide, Hatice, Fatma Rukiye, Zeynep), sekiz oğlu (İbrahim, Tosun, İsmail, Said, Hasan, Ali Sadık, Mehmet Abdülhalim, Mehmet Ali ) dünyaya geldi. Mehmet Ali Paşa’nın Emine Hanımdan olma oğlu İbrahim ileride hanedanlığın başına geçecek isimdi…
Fotoğraf ; Mısırlı İbrahim Paşa’nın Adana Kuşatmasını Gösteren Bir Gravür–Bartlett, 1832
Aydın Sevim-Mersin İskelesi – Ekim 2021