Eski Bir Akarsu Güzergâhı (mı?)
SOĞUKSU CADDESİ
Günümüzde labirenti anımsatan Soğuksu Caddesi, inanması zor ama, denizden Yumuktepe’ye kadar Mersin yerleşimini kesintisiz geçerek eski bir dağ yoluna bağlanır. Yumuktepe’nin 100 metre kadar uzağından kaynayan ve Soğuksu Caddesi’ne adını veren pınar suyu, küçük akarsu (ark) bahçeleri suladıktan sonra denize kavuşuyordu.
Yumuktepe’den Akdeniz’e bir rota oluşturan Soğuksu Caddesi, eski kent planı üzerinde kuzeybatıdan güneydoğuya doğru kıvrıla kıvrıla akıp, aykırı giden bir güzergâh oluşturmaktadır. Kenti çaprazlamasına kesen bu hat Mersin Çayı’nın batı yerleşkesini adeta kuzey-güney olarak ikiye bölmektedir. Bu güzergâhı yaratan Soğuksu Arkı/Akarı olmalıdır.
İşte bu güzergâhın denize kavuştuğu yerde Mavromati İskelesi kurulmuştu. Özellikle canlı hayvan ihraç etmek için daha iyi bir rota olamazdı. Çünkü Mersin’in köylerinden gelen canlı “mallar” eski kervan yolu boyunca kent yakınına geliyorlardı. Buradan sonra Efrenk deresini aşıp, Yumuktepe’nin eteğindeki Soğuksu akarını takiben (sonra Soğuksu Caddesi ) akar boyunca taze otları yiyip sulanarak deniz kenarına kavuşuyorlar, buradaki iskeleden mavnalara binerek yolculuklarına başlıyorlardı.
Bu konuda Şinasi Develi şöyle yazıyor: “Vaktiyle Mersin’de (Soğuksu) caddeyle paralel akan bir akarsu vardı. … Cadde Yumuktepe’den başlar, Bahçe Mahallesi’ni dolaşıp denize ulaşır(dı)…” (Şinasi Develi – Eski Mersinde Yaşam. Mersin 2007 – s.125.)
Çizim: 1920 tarihli harita üzerinde deneysel rotalar. Kervan yolu dağa doğru devam ediyor. Semihi Vural çizimi.