Mersin Ticaret Lisesi sahnesinde kollarını iki yana yapıştırmış başıyla selamladı herkesi Sayın Ziya Aykın. Ä°ki dakika evvel üzerinde çok emeÄŸi olduÄŸunu öğrendiÄŸimiz meslektaşı Sayın Demir Durmaz “1986 yılı Eylül ayında birlikte çalışmaya baÅŸladık bu çalışmamız bilfiil 24 yıl devam etti, ÅŸu anda da devam etmektedir. YaÅŸamımda yeri çok farklıdır. Bugün meslek sahibi, iÅŸ sahibi olmuÅŸsam ve evime ekmek götürebiliyorsam, bu Ziya AÄŸabeyim sayesinde olmuÅŸtur. Ona minnettarım. Onu çok seviyorum.” dedikten sonra gözleri dolu dolu çıkmıştı merdivenleri. “Bundan kırkdört yıl önce bir 10 Kasım kutlamasında yine böyle selamlamıştım Başöğretmenimizi, öğretmenlerimizi ve okul arkadaÅŸlarımı” diyerek baÅŸladı sözlerine. “Biz Atatürk sevgisiyle büyüdük, biz vatan sevgisiyle, millet sevgisiyle, ÅŸehitlere saygıyla, devlet adamlarına, bilim insanlarına, sanatçılara saygıyla büyüdük. Bizler her ÅŸeyden önce vatanını ve baÅŸkalarını düşünen insanlar olarak büyüdük. Öğretmenlerim, sizlerden öğrendiklerimizi yaÅŸamımız boyunca uyguladık. Bizler yurdunu milletini özünden çok seven insanlar olarak, ülküsü yükselmek, ileri gitmek olan insanlar olarak yaÅŸadık ve çocuklarımızı bu bilinçle yetiÅŸtirdik, ÅŸimdi sıra torunlarımıza geldi. Bundan hiç kuÅŸkunuz olmasın öğretmenlerim. Ticaret Liseli arkadaÅŸlarım, bugün burada çok uzun yıllar sonra tekrar beraber olduk, kucaklaÅŸtık. Hepinizin gözlerinde mutluluÄŸu ve çok büyük duyguları gördüm ve bu duyguları paylaÅŸtık. Lütfen bu tür birliktelikleri arttıralım, çoÄŸaltalım. Artık çocuklarımızı evlendirmiÅŸ, torun sahibi olacak yaÅŸlardayız. Genellikle emeklilik çağımıza geldik. Artık biraz da birbirimize zaman ayıralım ve yeniden Ticaret Liseliler ruhunu yüceltelim. Mersin Ticaret Liseliler derneÄŸine gerek üye olarak gerekse dışarıdan katkılarımızla bir biçimde hem bursiyer öğrencilerimize katkıda bulunmak hem de birbirimize destek olmak, yardımlaÅŸmada bulunmak , daha hoÅŸ vakitleri paylaÅŸmak, tanışmak, kaynaÅŸmak adına yeniden beraber olalım. Sevgili AyÅŸe (AyÅŸe Merzeci Akbulut), öğretmenim sizin ve diÄŸer öğretmen arkadaÅŸlarınızın bize öğrettikleriyle bizler doÄŸru tercihlerde bulunduysak iyi iÅŸler yaptıysak bu hep sizin öğretileriniz sayesinde olmuÅŸtur. Bu nedenle biz sizin ÅŸahsınızda diÄŸer öğretmenlerimizi gözeterek bir kitap hazırladık. Bu kitabı hazırlarken bütün öğretmenlerimiz gözümüzün önüne geldi. Bir ÅŸekilde sizin ÅŸahsınızda gerçekleÅŸti bu kitap. Bu kitabın oluÅŸmasında ailenizden arkadaÅŸlarınızdan ve öğrencilerinizden çok büyük destekler aldık. Bu destekler içerisinde hemen yanımda bulunan Sayın Ä°brahim Öngü, Sayın AyÅŸe Ata ve biraz önce konuÅŸmacı olan Sayın Nihat Taner aÄŸabeyimi mutlaka tekrar anmalıyım. Bu kitabın oluÅŸmasında en büyük desteÄŸi onlardan gördüm. Bu kitabı size biz, sizi bütün seven öğrencileri temsilen veriyoruz hocam. Lütfen kabul edin.” Gururla verdi kitabını…“Sevgiyi, hoÅŸgörüyü öğrendiÄŸim, sadece ondan öğrendiklerim için bile olsa yine Ticaret Lisesi’nde altı yıl okurdum” dediÄŸi çok kıymetli öğretmenine Sayın Ziya Aykın böylece hazırladığı kitapla şükranlarını sundu. Sahnenin sağına ve soluna kitabın kapak resimleri yerleÅŸtirilmiÅŸti. “AyÅŸe Merzeci Akbulut’a”… AyÅŸe öğretmenin siyah beyaz bir fotoÄŸrafı… OnbeÅŸ yaşında içten gülümseyiÅŸiyle varaklı bir çerçeveden dışarı çıkıyor. Bu kapak resmi, Sayın Ä°brahim Öngü’ nün konuÅŸmasında söylediÄŸini anlatıyordu sanki. “Hayat; doÄŸum, yaÅŸam ve ölüm. Hepimiz toprak olacağız ama bazıları ölür, bazıları hiç ölmez.“
Bu kitabı okuyan öğretmenler, AyÅŸe Öğretmeni örnek alacaklar belki. Bu kitaptan hayat dersi çıkaracaklar belki. Ä°nsanın iÅŸini severek yaptığında ortaya nasıl güzellikler çıktığına, emek verilen her iÅŸin sonunda da baÅŸarı olduÄŸuna ÅŸahit olacaklar. Ve AyÅŸe Öğretmenin artık hiç ölmeyeceÄŸine…